© İvrindi Gazetesi

Su Kabaklarından Kabak Kemanı Yapıyor

Bahçesinde yetiştirdiği su kabaklarını süs eşyalarına ve kabak kemaneye dönüştürüyor.62 yaşındaki emekli Mehmet Ay, evinin bahçesinde yetiştirdiği su kabaklarından çeşitli süs eşyaları ve kabak kemane yapıyor.

Yozgat’ın Yerköy ilçesi sınırına komşu ilçelerden Kırşehir'in Çiçekdağı ilçesinde yaşayan Mehmet Ay, özel olarak temin ettiği tohumlardan ürettiği su kabağı ile çeşitli süs eşyaları ve kabak kemane elde ediyor. Evinin bahçesine kurduğu atölyesinde Rum ustalardan öğrendiği kabak kemane işini sanatını yıllardır sürdüren Ay, baston, maket ev, Osmanlı sandıkları, lamba ve abajura kadar birçok süs eşyası üretiyor. Yaptığı ahşap çalışmaların tamamen kendi tasarımı olduğunu ve büyük kısmında çivi dahi kullanmadığını söyleyen Ay, ürettiği sanat eserlerinin satışını da gerçekleştirerek aile bütçesine katkı sunuyor.

"Günde iki tane kabak kemane yapıyorum"
Kabak kemane işini evinin bahçesindeki atölyesinde yaptığını kaydeden Ay, “Tüm malzemelerimi bir araya toplayarak başta kabak kemane olmak bastondan ev maketlerine, Osmanlı sandıklarından kabak lambalarına kadar birçok ürünü yaptım. Kabak kemanenin yapımı oldukça hassas, dikkat isteyen emek isteyen bir iş. Günde iki tane kabak kemane yapmaya çalışıyorum. Bazen bu süreç uzayabiliyor bunun sebebi de dönem dönem kabak bulamayışımdır. Evimin bahçesinde kendi ürettiğim kabaklardan üretim yapıyorum. Biliyorsunuz kabak bir sebze. Bir sebzeyi alıyorsunuz değişik hayvanların derisini, bazı hayvanların gerekirse bağırsağı, bazılarının yürek zarı, bunları kullanarak bir ağaçla birleştirerek bir enstrüman haline getiriyorsunuz. Kabakların kuruması zaman alıyor. Yağışlı geçen mevsimlerde bu süreç daha da uzuyor. Bu sene yine böyle oldu. Başka köylerdeki arkadaşlardan kabak temin ediyorum. Üzerine sürülen verniğin kuruması, yayda kullanılan at kılının bulunması ki bunu bulmakta da zorluk yaşayabiliyorum. Baştan sona kolay olmayan nazlı bir iş” dedi.

"Kabak kemane işini Rum ustalardan öğrendim"
Kabak kemane işini Rum ustalardan öğrendiğini, şimdi bu ustaların hiçbirinin yaşamadığını söyleyen Mehmet Ay, “Bu sanata sahip çıkılmalı, bu işi yapan çok kimse kalmadı. İmkanım elverdiği sürece bu mesleği yapmaya devam edeceğim.

Bu mesleğin nadir bayrak taşıyıcılarından biriyim. Ben aldığım belgeler sayesinde üniversitelerde ders verecek durumdayım. Yeni jenerasyona kabak kemanenin tanıtılması ve sahiplendirilmesi gerekli. Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde enstrüman yapımcılığının olması çok önemli. Bu konuda girişimlerim var ama henüz bir sonuç alamadım. Bu meslek zanaatı taşıyan ve sahip çıkılması gereken bir meslek” diye konuştu.

İHA

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER